DIY Audio Türkiye Forum

[aka]

Haa bak, ne güzel söylüyosun, benimde yazılarımda savunduğum şey aynı, o gereksiz bu gereksiz derken aynı konudan bahsediyordum, özellikle bu Onursal bey'in ürünü olan PPM konusunda yanlış anlaşıldığımın farkındayım, ama ne yazıkki gerçek bu, Ben sana göre daha şanslıyım çünki Bodrum da yaşıyorum, adam geçen sene hıyar satarken bu yıl bar açmaya ( kiralamaya ) karar vermiş, o adamı kaliteli ses sistemi hakkında ikna edemezsin, çünki hayatında "paynır" teyb ten başka bişey görmemiş birine göre, eğer ses fazla ise iyidir, mantığı çalışır, ve gider bi yerden uyduruk 2 hoparlör bulur, max 50+50 birde amfi, sistem tamam, ha nooldu mekanı doyurmadı, onunda kolayı var, bilgisayardan bas ları kısar, orta sesi sonuna kadar dayarsın, oldu bitti işte, sonucunda oturup 1 bardak bişey içene kadar sopa yemiş gibi olursun, ama önemli değil, nasılsa bir gelen müşteri seneye gelmeyecek, para bıraksın yeter. işte bizdeki mantık bu. Durum böyle olunca doğal olarak burada tartışılan şeyler sadece kendi tatminimizin dışına çıkmıyor. Ama amaç kendi tatminimizse, ben kulağımın seveceği seviyeye doğru tüm imkanlarımı zorlarım. örnek marka sayılabilecek 4 takım kabinim var ve hepsininde tınıları farklı, birde böyle bir durum var.

[birgitay]

Haa bak, ne güzel söylüyosun, benimde yazılarımda savunduğum şey aynı, o gereksiz bu gereksiz derken aynı konudan bahsediyordum, özellikle bu Onursal bey'in ürünü olan PPM konusunda yanlış anlaşıldığımın farkındayım, ama ne yazıkki gerçek bu, Ben sana göre daha şanslıyım çünki Bodrum da yaşıyorum, adam geçen sene hıyar satarken bu yıl bar açmaya ( kiralamaya ) karar vermiş, o adamı kaliteli ses sistemi hakkında ikna edemezsin, çünki hayatında "paynır" teyb ten başka bişey görmemiş birine göre, eğer ses fazla ise iyidir, mantığı çalışır, ve gider bi yerden uyduruk 2 hoparlör bulur, max 50+50 birde amfi, sistem tamam, ha nooldu mekanı doyurmadı, onunda kolayı var, bilgisayardan bas ları kısar, orta sesi sonuna kadar dayarsın, oldu bitti işte, sonucunda oturup 1 bardak bişey içene kadar sopa yemiş gibi olursun, ama önemli değil, nasılsa bir gelen müşteri seneye gelmeyecek, para bıraksın yeter. işte bizdeki mantık bu. Durum böyle olunca doğal olarak burada tartışılan şeyler sadece kendi tatminimizin dışına çıkmıyor. Ama amaç kendi tatminimizse, ben kulağımın seveceği seviyeye doğru tüm imkanlarımı zorlarım. örnek marka sayılabilecek 4 takım kabinim var ve hepsininde tınıları farklı, birde böyle bir durum var.

Ama nedense , hep cahil adamlar piyasada iş yapıyor. Bende eski ses şirketimden öyle ayrıldım. O şirketin kurucusuydum Kocaeli^de tektik. Adamlara Subbass'ı öğrettik , Mixer'i bırakın şuAnda Yamaha'nın Ml7 midir nedir O mixer'leri beğenmiyorlar bile: D Trus kuruyorlar , PodyUm kuruyorlar hemde 1000 liraya. Bunlar yamyam. Hatta emek hırsızı.... ( Onursal abinin yamyamlığı değil yani af buyursun ) Ve bu adamlar hâlâ çok yüksek kaliteli hoparlörü alma peşindeler. Bu seri 1,2 Trilyon civarında idi. Yani yeni para 1,2 Milyar mı Milyonmu yapıyorsa neyse işte. Ve bu hoparlörleri sadece Amerika satıyormuş markaları aklıma gelmedi...... Ve oturduk hesap kitap yaptık : düşündüm kendimce bunların aynısını bizde yaparız çok çok ucuza ..... Ve o hoparlörlerin tanesi 40000tlye denk geliyordu düşünün. Marka iyi laf yok ama , burada işi bilmeyen adamlar gider ona borçlanır , ama senn daha iyi yapacağın sisteme para vermezler. Çoğu yerdede böyle yamyamlar dolu. O yüzden elektronik konusundaki bütün hedeflerimi sekteye indirmek zorunda kaldım......

[Amatör]

Bu amfiyi yapacağım için ilgilendiğimden soruyorum, bu yukarıdaki şemada benim göremediğim farklılık acaba nedir, çünki klasik sade anlatımla olması gereken bir besleme ve çıkış katı bağlantısı, yaptığım tüm amfiler zaten bu şekilde kurulu,
ikincisi, duymadığımız ama hissettiğimiz tiz sesler, bas ları anlarımda, duymadığımız tiz sesi nasıl hissederiz acaba, bunu 0,5 IQ nun anlayacağı gibi anlatacak varmı.

Bence en büyük farklılık geribeslemenin 300 ve 10 ohm üzerine kurulması ve yüksek bias ile sürülen taransistörler ancak oradaki 2,2nf kuplajı hala anlamış değilim.
Takdir edersiniz ki klasik şemalarda bu değerlerde geribesleme dirençleri pek görülmez.Kazancı olabildiğimce düşürüp ban genişliğini olabildiğince artırmak dolayısı ile bu oranda tüm frekas bandında daha temiz ve ve düşük distorsiyon elde etmek ayrıca kazanç min olduğu için olası osilasyonların önüne geçebilmek.Takdir edersiniz ki 100khz ve üstünde yüksek kazanç başa dert açabilir.Mhz ler sevivesindeki amplinin frekans cevabı olunca durumu siz düşünün.
Ancak dediğim gibi o 2,2 nf kon ün mantığını hala anlayamadım,kullanılan sürücü transistörlerde benim bilemediğim bir durum olabilir belkide.

Tiz seslere gelince,bunu ancak 30-40khz seviyelerini verebilen bir hoparlör ve yüksek çözünürlükteki kayıtlar ile yeterince hissedebilirsiniz.
Keza bu durum bende böyle gelişti ve işin kötü tarafı bu olay hoşunuza çok gidince çoğu kayıtları beğenmez oluyorsunuz.
Ton kontrol ile bu etkiyi yakalayabilmek kolay değil aksine daha da bozar en azından ben bunu sağlayabilen ton kontrol bilmiyorum.

[aka]

" Ve o hoparlörlerin tanesi 40000tlye denk geliyordu " , inanırım, zamanında Michael Jackson konseri için Staras amerikadan sistem getirmişti, rakamı tam hatırlamıyorum ama baya büyük bir servet ödemişti, hatta hoparlör yedek bobinlerini görmüş inanamamıştım, bobin kafamdan rahatça geçiyordu, 035 yada 050 ile sarılmıştı, çift spayderli falan. şirkete gelince Kocaeli'de olması ilginç, fakat şöylede bir durum var, ses piyasası hala belli kemikli şirketlerin elinde, ve pastadan pay kapmak kolay iş değil, en azından iyi bir iş ile kendini kanıtlaması lazım ve kimsede ilk kurman olmak istemez. ama seçim propoganda yatırımı olabilir, o piyasadada kısa ama pahallı bir pazar var.

[aka]

Sayın Amatör, teşekkür, ne söylenmek istediğini az çok anladım, yüksek frekansların duyulma ( hissedilme ) olayına gelince, benim anladığım kadarıyla 15khz sinyali tam anlamıyla doğru olarak verecek bir kabin ve sistem yeterlidir. 15 diyorum çünki ben ancak o kadarını duyabiliyorum, oda zar zor, bir çok kişi 12 yi dahi duymuyor. eski lambalı sistemlerde ise trafolar genellikle 13khz ye göre yapılırdı.

[onursal]

Onursal abi niy hep Özgür'ün amfisi ? Başka Amplifikatör yapmadın mı hiç ? Class A vs. vs. ?

Yahu ecik kulağınızı kuyruğunuzu açın da ne söylediğime bakın.

Ben onu sormadım ki ? Kasanın içindeki rezonasnları parametrik eq ile yok edemeyişimizin sebebi , Hi-fi tekniğinde eq. olmaması mı ? Yani az malzeme yüksek kalite olduğundan kasaya sadece doğal şartlardan yapılabilmiş sünger yada izole malzemesi ilemi ancak bazı frekanslar kesilebiliyor ? Crossover vs.de görmedim

Kasanın içerisindeki rezonans (Buna uğultu da denir) ne EQ ile ne de başka bir şeyle kesemezsin.
Hi-Fi tekniğinde EQ vardır. Ama kullanıcılar tasvip etmezler. İyi kalite Hi-Fi cihazlarda EQ kullanmaya gerek duyulmaz.
Bizim Amatör arkadaşımız olsun Özgürece olsun kendi cihazlarında EQ kullanmıyorlardır. Bunun sebebi amplilerinin yeterli band genişliğine sahip olmasıdır.
Kasa içerisine yerleştirilen sünger veya benzeri malzeme kasanın ttreşimine engel olamaz. Nispeten içerdeki ses yansımalarını abzorve ederek titreşimi en aza indirebilir.
Bunu en son Özgürece'ye önermiş ve gerekli malzemeyi göndermiştim.
Gerekenleri yaptıktan sonraki ses değişikliğini kendisi gelirse anlatabilir.

Adama kabinin içini izole et ve farkı gör demiştim yaptı.
Amatörde zaten beğendiği bir CLASS-A ampli var.
Yukarda kabin içerisindeki rezonans olayından bahsediyorum sen Özgürün amplisinden başka ampli yapmadın mı diye soruyorsun.
Şimdi yapmış olduğum amplileri sıralarsam forum komple kaynar.
En iyisi sen kendi başının çaresine bak.

[onursal]

Onursal abi niy hep Özgür'ün amfisi ? Başka Amplifikatör yapmadın mı hiç ? Class A vs. vs. ?

Yahu ecik kulağınızı kuyruğunuzu açın da ne söylediğime bakın.

Ben onu sormadım ki ? Kasanın içindeki rezonasnları parametrik eq ile yok edemeyişimizin sebebi , Hi-fi tekniğinde eq. olmaması mı ? Yani az malzeme yüksek kalite olduğundan kasaya sadece doğal şartlardan yapılabilmiş sünger yada izole malzemesi ilemi ancak bazı frekanslar kesilebiliyor ? Crossover vs.de görmedim

Kasanın içerisindeki rezonans (Buna uğultu da denir) ne EQ ile ne de başka bir şeyle kesemezsin.
Hi-Fi tekniğinde EQ vardır. Ama kullanıcılar tasvip etmezler. İyi kalite Hi-Fi cihazlarda EQ kullanmaya gerek duyulmaz.
Bizim Amatör arkadaşımız olsun Özgürece olsun kendi cihazlarında EQ kullanmıyorlardır. Bunun sebebi amplilerinin yeterli band genişliğine sahip olmasıdır.
Kasa içerisine yerleştirilen sünger veya benzeri malzeme kasanın ttreşimine engel olamaz. Nispeten içerdeki ses yansımalarını abzorve ederek titreşimi en aza indirebilir.
Bunu en son Özgürece'ye önermiş ve gerekli malzemeyi göndermiştim.
Gerekenleri yaptıktan sonraki ses değişikliğini kendisi gelirse anlatabilir.

Adama kabinin içini izole et ve farkı gör demiştim yaptı.
Amatörde zaten beğendiği bir CLASS-A ampli ve çok kalite bir çift kabin var.
Yukarda kabin içerisindeki rezonans olayından bahsediyorum sen Özgürün amplisinden başka ampli yapmadın mı diye soruyorsun.
Şimdi yapmış olduğum amplileri sıralarsam forum komple kaynar.
En iyisi sen kendi başının çaresine bak.

[birgitay]

Zaten kendi başımın çaresine bakıyorum Başka nasıl olacak ? Ancak bazı şeyleri yazılı olarak değil , ben test ederek görerek anlarım. Birşey sorunsuz çalışıyorsa başka detay aramam o işi çözmüşümdür demektir. Labaratavuar testleri yapmıyoruz ki biz

[onursal]

Ton kontrol ile bu etkiyi yakalayabilmek kolay değil aksine daha da bozar en azından ben bunu sağlayabilen ton kontrol bilmiyorum.

Ben biliyorum
Uygun biz zamanda şemasını paylaşırım.

[Amatör]

Şu olabilir mesela,dual mono