Daha iyisi derken bu da çok tartışılabilir elbet, ama başta da belirttim burada kişisel beğeni, amaçlar çok önemli. Okuduğum, bana öğretilen, gösterilen bilgilerin pratik uygulama ile tamamlandığında aslında herşeyin yerli yerine oturduğunu görmek mümkün oluyor. Buraya nereden mi geldim? Ersoy'un atölyesinde RAS240'ların sesini duyduğumda işte böyle bir şey arıyorum dedim ve başladım. Yoksa tekrardan amfi yapmaya felan çok da meraklı değildim, elektronik evet ama 2. el satın almak varken ne diye uğraşayım ki diyordum.
Şimdi buradan iki gün sonra başka birşey daha duyarsın bu sefer onu yapmaya kalkarsın diyorsunuz. Evet, bu ihtimal de her zaman var. RAS10'un sesine inanamamıştım ve Class A konusunda epey de deneme yaptım üzerinde. Bu denemeleri de hemen belirteyim sese etki edecek veya devreyi stabilize edecek bazı ayarlamalar olarak düşünebiliriz. Malzeme seçimi ve denemeleri ayrı bir konu.
Peki diğer devreler örneğin RAS100, 240, 32A diye anılan devreler nolacak? Gereksiz mi? Tabiki değil. RAS100 adı üzerinde mosfet "sound" sevenler ve kolayca evde yapabileceğiniz kaliteli bir devre. Hitachi devre geliştirme dökümanından esinlenip geliştirilmiş, Rodd Elliott'un sitesinde de 100 ve 240 gibi versiyonları olan gayet iyi bir tasarım. Her iki tasarım da Rod ile Nico'nun ortak çalışamaları, zaten arkadaşlar. Yani DIY dünyasında böyle dostluklar var, benim Nico sayesinde öğrendiğim ve kimse kimseye üstünlük taslamıyor, farklı düşünceleri ve tercihleri severek paylaşıyorlar. Yurdum insanının kompleksleri yok, neyse.
Her proje insana başka fikirler veriyor, eğer RAS240'lar üzerinde çalışmasaydım RAS350 gibi bir projeye kalkışmazdım. Bu ve benzeri projeleri zaten sizlerle de paylaşmayı hedeflediğim için biraz da uzun soluklu tutuyorum. Sadece Nico'nun devreleri mi, elbetteki hayır, ama bu konuda önce sağlam bir kaynak ile çalışmak lazım ki sonra diğerleri ile karşılaştırma yapabilelim. Aslında bu bile forum sayesinde oldu, düzeltebilecekleri şeyleri düzeltmek yerine eleştiren insanlar nedeniyle Nico ile zoraki irtibat kurdum ve buradan bugün çok değer verdiğim bir dostluk doğdu, yani Türkiye dışından da

Toparlarsak en iyisi diye birşey yok, LM3886 gibi devreler de oldukça kaliteli, aslında belirli kriterlere dikkat edilirse çalışmamaları için hiçbir neden yok. Yani çoğunu yapmak için elektronik bilgisinden ziyade üretim bilgisi gerekiyor ve işinizi yapıyorsunuz.
Kendim için en zorunu seçtim ve hoparlörlerimi de kendim yapıyorum. En iyisini yapmayı beklersen eh daha epey yıllar çizim olarak kalacak. Ama bu hafta sonu bile eski yaptıklarımda geliştirmeler, halen üzerinde çalıştıklarımda değişiklikler yaptım. Şimdi dinleyip farkını anlamaya çalışıyorum. Hemen söyleyeyim bunu yaparken işte şöyle bir amfi felan kullanıyorum değil, Onkyo TX-8224 ve eski bir Piooner kullanıyorum. İkincisi sadece basları sürüyor, crossover felan yok, sadece tizlere basit kondansatör bağlı. Niye mi böyle? Haftalardır gece gündüz çalışırken dinleme yaptığım hoparlörlerin doğal eğimlerini deneyimlemek ve geçişleri ayarlamak için farklı müzik türlerindeki davranışlarını gözlemlemek gibi soyut bir iş için. Neden ölçmüyorum? Kulağımı kendimce terbiye ediyorum, dinlemiyorum, işitiyorum. Böyle garip şeyler işte, sonuçlarını da sizlerle yeri geldiğinde paylaşıyorum, sorduğunuz sorulara göre.
RAS32A yapalım, sonra başka Class A da yaparız, ama RAS350 uzun soluklu ve ciddi yatırım gerektiren bir çalışma. Aslında oldukça basitleştirdik ama o sadece bir devre tasarımı değil, başlı başına bir "concept" yani bir kavram, yaklaşım ne derseniz deyin. Ben hep Mimar Sinan'ı örnek almaya çalışmışımdır, Süleymaniye'yi yaparken arada gidip başka camiler köprüler yapmış, hatta bu yüzden de para yokluğundan yapılamıyor diye dedikodular ortaya çıkmış. Yanlış hatırlamıyorsam yardım olarak Mısır'dan mücevherler gönderilmiş ve onlar da ibret olsun diye caminin harcına katılmış. Bu yüzden güneş vurduğunda parlar diye anlatılırmış. Ama Koca Sinan tüm eleştirilere rağmen Süleymaniye çevresine binalar yaparak tepedeki toprak oynalamalarını durduracak önlemler almış, temeli oturtmuş, geliştirdiği çözümleri başka eserlerinde test etmiş ve sonunda Süleymaniye'yi bitirmiştir. Sonra da kalfalık eserinin üzerine ustalık eseri olarak tanımladığı Edirne'deki Selimiye'yi inşa etmiştir.
İşte bu yüzden bir yerden başlamak lazım, Class A için de gerektiğinde tasarımcısından doğrudan destek alacağımız, malzemesi bulunur, gücü bize yeter bir devre olarak RAS32A duruyor. Mayıs ayında sesini duyarız bir aksilik olmazsa.