Ben sesteki bu RENK olayını anlayamadım gitti bir türlü. Hele hele kuru veya ıslak kavramlarını hiç anlayamıyorum.
Bilen bir arkadaş beni aydınlatabilir mi acaba?
Yıllardır bu tür işlerle iştigal ederim ama anlayamıyorum işte cahallığıma verin ltf.
onursal yazdı:Ben sesteki bu RENK olayını anlayamadım gitti bir türlü. Hele hele kuru veya ıslak kavramlarını hiç anlayamıyorum.
Bilen bir arkadaş beni aydınlatabilir mi acaba?
Yıllardır bu tür işlerle iştigal ederim ama anlayamıyorum işte cahallığıma verin ltf.
onursal yazdı:Ben sesteki bu RENK olayını anlayamadım gitti bir türlü. Hele hele kuru veya ıslak kavramlarını hiç anlayamıyorum.
Bilen bir arkadaş beni aydınlatabilir mi acaba?
Yıllardır bu tür işlerle iştigal ederim ama anlayamıyorum işte cahallığıma verin ltf.
hoparlör yazdı:onursal yazdı:Ben sesteki bu RENK olayını anlayamadım gitti bir türlü. Hele hele kuru veya ıslak kavramlarını hiç anlayamıyorum.
Bilen bir arkadaş beni aydınlatabilir mi acaba?
Yıllardır bu tür işlerle iştigal ederim ama anlayamıyorum işte cahallığıma verin ltf.
Sesteki renk olayı ya da "tını" en basit akustik kitaplarında bile bulunur.
Aydınlanmak için önce bir adet "duy"a sahip olmalısınız, zira elektrik var, ampul var ama kavuşamıyorlar.
Yıllardır cahillerin bu işlerle iştigal ettikleri doğrudur, sebebini biz de anlayabilmiş değiliz
hamist yazdı:onursal yazdı:Ben sesteki bu RENK olayını anlayamadım gitti bir türlü. Hele hele kuru veya ıslak kavramlarını hiç anlayamıyorum.
Bilen bir arkadaş beni aydınlatabilir mi acaba?
Yıllardır bu tür işlerle iştigal ederim ama anlayamıyorum işte cahallığıma verin ltf.
Valla siz de benim cahallığıma verin, kağıt üzerindeki mükemmeliyet (?) sese her zaman aynı şekilde yansımıyor... biliyorum ben de.
Öyle olsaydı hi fi çocuk, hi end çırak oyuncağı olurdu.
Ve hemen bütün ses sistemleri aynı olurdu.
Aml. lere baktığımızda, bir kaç özel tasarım dışında neredeyse birbirlerinin aynı,
ama bir şeyler farklı.
onursal yazdı:hamist yazdı:onursal yazdı:Ben sesteki bu RENK olayını anlayamadım gitti bir türlü. Hele hele kuru veya ıslak kavramlarını hiç anlayamıyorum.
Bilen bir arkadaş beni aydınlatabilir mi acaba?
Yıllardır bu tür işlerle iştigal ederim ama anlayamıyorum işte cahallığıma verin ltf.
Valla siz de benim cahallığıma verin, kağıt üzerindeki mükemmeliyet (?) sese her zaman aynı şekilde yansımıyor... biliyorum ben de.
Öyle olsaydı hi fi çocuk, hi end çırak oyuncağı olurdu.
Ve hemen bütün ses sistemleri aynı olurdu.
Aml. lere baktığımızda, bir kaç özel tasarım dışında neredeyse birbirlerinin aynı,
ama bir şeyler farklı.
Ben bilimsel disiplinle yetiştiğim için bu dediklerinizi anlayabilmekteyim.
Farklı dediğiniz her bir unsurun teknikte bir ölçüm değeri vardır. Bu değerlerin ölçümü hiç te basit değildir.
hamist yazdı:O zaman ün yapmış markalar bile bu cihazları kullanmıyor olmalılar.
Zira sözünü ettiğim farklılıklar neredeyse tamamı için geçerli.
onursal yazdı:hamist yazdı:O zaman ün yapmış markalar bile bu cihazları kullanmıyor olmalılar.
Zira sözünü ettiğim farklılıklar neredeyse tamamı için geçerli.
Mutlaka kullanıyorlardır.
Ama teknikte bazı değerlere ulaşabilmek logaritmiktir.
Örnek: Gürültü faktörü.
Amatör sistem bir amplifikatör için gürültü değeri ortalama -50dbm olsun. Böyle bir ampliyi 50-100TL gibi bir harcamayla üretebilirsiniz. (Güç faktörü kastedilmemiştir)
Ticari sistem bir amplifikatörün gürültü değeri ortalama -60dbm seviyesinde olsun. Böyle bir cihaz üretmek için takribi 300-500TL harcarsınız.
Üst seviye bir amplifikatör üretmek isterseniz gürültü seviyesi -70 ler seviyesinde olmalıdır. Bu seviyeyi elde edebilmek için kullanacağınız komponentler basit komponent olamaz. Maliyet 2000-4000 Gibi fiyatlara çıkacaktır.
Profesyonel seviyede bir amplifikatör üretmek istediğinizi varsayalım. Gürültü faktörü -108 dbm olsun. İşte böyle bir amplifikatörü kolay kolay üretemezsiniz. Teknolojinin üst sınırlarını zorlamanız anlamına gelmektedir. Bu da parasal harcamayla ölçülmez.
Bahsetmiş olduğum değer sadece gürültü faktörü üzerinedir. Bir amplifikatörde sadece gürültü kıstası bulunmaz. Frekans responsu, distorsiyon, güç bandı gibi daha sayamıyacağım bir sürü kriterler bulunmaktadır. Bu kriterleri bir araya getirdiğinizde ortaya ciddi bir karmaşa çıkmaktadır. Bu karmaşa içerisinde, benim üretimim iyidir diyen bir sürü firma bulunmaktadır. Siz, (biz kullanıcılar) kendi kriterlerinizi belirler ve en uygun olan üretimi seçersiniz.
O zaman bir çok ünlü marka müşterilerini kandırıyor,
zira söylediklerinize göre onlar üst seviye veriler ekliyorlar kullanıcı notlarına.
Sayamayacağınız verilerin sayabildiklerinizi öğrendiğim de iyi oldu.
onursal yazdı:O zaman bir çok ünlü marka müşterilerini kandırıyor,
zira söylediklerinize göre onlar üst seviye veriler ekliyorlar kullanıcı notlarına.
Sayamayacağınız verilerin sayabildiklerinizi öğrendiğim de iyi oldu.
Abiciğim.
Bir peynir, (pioneer) markası ile NAD markayı aynı katagoride değerlendirebilirmisiniz. Bir SONY markayı ONKYO ile aynı kefeye koyabilirmisiniz?
Kimin kandırıkçılık yaptığı ortadadır.
Bu forumu görüntüleyenler: Google [Bot] ve 0 misafir