Amatör yazdı:Hamit Bey,bana göre 3 yollu bir hoparlörün bass performansını 2 yollu bir hoparlörden beklemek biraz haksızlık oluyor.
3 yollunun bass sürücüsü mid bandından feragat edilerek sadece bass performansına yönelik tasarladığı için bass ve alt bass lar ın sınırlarını kendi isteğimize göre ve bass sürücüsünün sınırlarına göre düzenleyebiliyoruz.
Keza bu söylediklerim 3 yollu nun tiz leri için de geçerli
Ancak iki yollu da bu olay sadece bass sürücünün yeteneğine bağlı olmakla beraber mid bandını da kaybetmemek adına bass lara 3 yollu kadar ağırlık veremiyoruz keza 2 yollunun tizleri de bu şekilde.
Sadece doğal ve müzikal bir bölge belirlenip bu yönde 2 yollu tasarım yapılıyor diye düşünüyorum.
Mesela ben pek de 30-30000 hz frekans cevabı olan 2 yollu bir kabin görmedim.
En iyi gördüğüm 40-50 hz den başlıyor
Yani bana göre derin ve görkemli bass alabilmek için sadece bass bölgesinde çalışan iyi bir sürücüye ihtiyacımız var.
Ne dersiniz,siz bu konuda ne düşünüyorsunuz acaba?
Kabin tercihinde hoparlor ilk sırada yer alıyor.
2 yollu için alt ve orta sınır tamamen hoparlor karekteri ile ilgili.
Bu durumda elimdeki 30Hz-8Khz mid. bass dalga boyu tabanlı kabinde ne yapar
aslında çok merak ediyorum.
Zira bu mid-bass ın resonans frekansı 30Hz.
45Hz full range bass larından sonra aslında kaşınmıyor da değilim.
Daha önce paylaşmıştık, 3 yollu olduğunda, hoparlorlerin uyumlu çalışabilme ihtimalleri,
satın alma aşamasında düşünülmeli, ama 2 yollularda bu sorunu aşmak daha kolay olabiliyor.
Ayrıca 3 yolluda xo için dB metre olmaksızın tüm denemeler macera aramak anlamına
geliyor.
Ama 3 yolluda bass sub bölgesine kadar inebilecek düşünülürse de,
toplam kalite için hoparlor tınılarının bağdaştırılması işlemi ciddi yer tutuyor.
Bu nedenle diy için 3 yolludan mümkün olduğu kadar kaçmayı tercih edeceğim.