Sorun davulun tek noktadan ses çıkarması değil, senin o sesi iki kulağında işitmen. Ancak böylece sesin hangi yönden geldiğini algılayabilirsin. Ancak davulun sesinin yönünü bas frekanslardan değil, orta ve üst frekanslardan ayırd edebilirsin. İnsan kulağı bas seslerin yönünü anlayamaz, ancak doğrusal hareket eden orta-üst frekansları ayırd edebilir. Yön duygusunu veren budur, davulcu bas davuluna da vursa kroskese de vursa, yön bilgisini veren aslında ana sesin daha üst frekanslara doğru giden harmonikleridir.
Düzlemde bir noktayı en az iki referansla tanımlayabilirsin ya, işte kulak da buna benzer çalışır. Sahne duygusu da her iki kulağına gelen sesin beyinde konumlandırılmasıyla oluşur. Mono ses olursa dabul hep burnunun ucundadır
Bas seslerde özellikle 100Hz civarından itibaren mono bas kullanılabilir. Böyle tasarımlar üzerinde Nico Ras ile epey muhabbet etmiştik, halen bitirmediğim bir sistem de buna göre çalışıyor. Gene iki bas hoparlörü var, ama tek de olabilir. İki bas kullanmak her zaman için güç dağılımı ve sesin odada yayılımı açısından avantajlı, ama ses mono, yani stereo ses mono olarak birleştiriliyor. Kulağın bunu ayırd etmesi imkansız, netekim ben de fark edemedim.
Kayıt teknolojisi ise çok değişti, bilgisayarda senfonik müzik bile master kayıt kullanılmadan bir kaç partisyondan üretilebiliyor. Yani oldukça yapay olabiliyor, bu durumda bu işi iyi bilen birinin gerçekten insan kulağının yapısına göre doğallığı bozmadan master kayıt oluşturması elzem oluyor. Kayıt kısacası bambaşka bir alan ve aslında çaldığımız ve yeniden aslına uygun olarak ürettiğimiz müzik gerçekte kaydına sadık oluyor, müziğe sadıklık başka bir konu. Üzerinde fazla oynanmamış konser kayıtları bu sınıflamanın dışında, ya da unplugged yada gerçekten stüdyoya girmiş kayıtlar gibi.
Araç hoparlörleri aslında verimlidir, ancak hiçbir zaman şöyle bir hoparlör tasarladım acaba arabada nasıl olur diye üretilmezler. 15litre hacimde ve portlu kabinde 50Hz'de 90dB ses basıncı üretebilecek 12inç boyunda bir hoparlör lazım diye pazarlamacılar talep eder, adamlar da üretirler. Az hacimde az amfi gücüyle yüksek ses basıncı elde etmek önemlidir. Dolayısıyla bu tür hoparlörlerin çok çok azı, o da subwoofer olarak ya da bazen bas olarak kullanılabilirler. Çift 4 ohm bobinli, dev mıknatıslı vs. yapılar hep aracın aküsünden düşük voltajda besleme yapılabilsin diye ortaya atılmış tekniklerdir.
Evde kullanılacak hoparlörler ise daha düşük rezonans frekanslı, daha geniş frekans bandına sahip ve daha hafif konlu tasarımlardır. Çünkü gereken güç arabalardaki gibi yüksek akımla değil aynı zamanda yüksek voltajla da desteklendiğinden aynı güç için daha az akım gerektirecek şekilde üretilirler. Kapalı kabinler bu açıdan daha verimlidirler ancak bu verim hoparlörün Q faktörüne de çok bağlıdır. Dolayısıyla Q faktörünü belirleyen hoparlör parametreleri aslında amaçlanan kullanıma göre daha baştan belirlenerek üretime geçilir. Sonuç olarak araba süngeri olmak üzere üretilmiş sentetik süngerle ile banyoda kendinizi sabunlarsanız biraz kaşıntı tutar